Organik ve Hayvansal Antidepresan

Hayattan zevk alma kapasitesini çevrimdışı yapan bir rahatsızlıktır deriz depresyon nedir diye sorulduğunda. Antidepresan nedir diye sorsalar ona da zihnimizde çiçekleri açtıran, kelebekleri uçurtan, kuşları öttüren bir mucize derdik galiba. Zaten depresyon ve antidepresan kelimeleri dikkatinizi çekti ve bu yazıyı okumaya koyulduysanız siz de çok iyi biliyorsunuz bu rahatsızlığı. Belki de bu psikolojik rahatsızlıktan şuan şikayetçisiniz. Depresyon nedenleri neler depresyon tedavisi nasıl olur gibi araştırmalar içerisindesiniz.

Eve kapandınız, bu yetmedi ev içinde odadan çıkmıyorsunuz odanıza kapandınız bu da yetmedi yatağınıza yapışıp kaldınız. Yemek yemiyor, uyuyamıyor öylece zamanın geçmesini bekliyorsunuz. Evet depresyondasınız. Üzerinizde bir amaçsızlık bir tatsızlık var. Hem de anlamsız bir tatsızlık. Sevdiğiniz bir arkadaşınız arıyor akşam çıkalım gezelim diyor ve siz dışarı çıkmak istemenize rağmen bir bahane bulup arkadaşınızı ekmeyi tercih ediyorsunuz. Çıkmak istiyorsunuz ama çıkamıyorsunuz.

Adım atacak haliniz yok, halsizlik nedenleri neler diye düşünüp, kansızlık mı acaba deyip kan testi yaptırdınız ancak kan değerleri de normal çıktı. Peki sorun ne?

Peki antidepresanlar sadece depresyon durumları için mi kullanılıyor? Çevrenizde çokça duymuşsunuzdur “aşırı sinirliyim bir türlü sakinleşemiyorum doktora gittim antidepresan verdi” yada “kendimi çok gergin hissediyorum antidepresan yuttum şimdi havalardayım” cümlelerini.

İşte bu sebeple yazının başlığı ” Hayvan Gibi Antidepresan” olabilirdi biraz argoya kaçmasa…

Molekül olarak çekirdeğinde kobalt metali bulunan ve bu yüzden her bünyenin sindiremediği, yediği besinlerden alamadığı bir vitaminden bahsediyorum. Eksikliğinde halsizlik, yaşamdan haz alamama, sinirlerin yıpranması sonucu aşırı gergin ruhsal durum yaratan ve sadece hayvansal gıdalarda bulunan B12 vitamininden…

İşte bu sebeple hayvani antidepresan diyorum. Peki ne yapıyor bu B12 vitamini ?
Hayvanat bahçelerinde bazen küçük kafeslere konan yılanların, kendi kuyruklarını düşman yılan sanıp yedikleri ve yılanın kendisini vücudunun yarısına kadar midesine götürdüğü videolara şahit olmuşsunuzdur. B12 eksikliğinde sinir sistemi yıprandığından dolayı MS hastalığına kadar gidebilen sorunlar çıkıyor. MS hastalığında bünye tıpkı kendı kuyruğunu düşman sanan yılan gibi kendisiyle savaşıyor ve bünye kendini yok etmeye çalışıyor.

Sinir sistemimizde iletimi sağlayan nöronların çevresini saran koruyucu bir tabaka var. Bu tabakaya miyelin kılıf deniyor. B12 vitamini, miyelin kılıfın hammadesi gibi çalışıyor ve eksikliğinde miyelin kılıfta tahribat oluştuğu için sinir sistemi hem yıpranıyor hem de sinir sisteminden dışarıya bilgi sızması oluyor. Bu bilgi sızması elektrik dalgalarına benziyor ve sonrasında el uyuşması, ayak uyuşması hatta yüz uyuşması ya da karıncalanma diye tabir edilen durumlar yaşanıyor. Telaşlanarak “felç geçiriyorum” diye düşünüp uyuşma nedenleri diye araştırıyoruz ve hastaneye gidiyoruz, tomografi çekiliyor ancak bir şey çıkmıyor. El uyuşması, ayak uyuşması ve yüz uyuşmaları tabi ki tehlikeli durumlardır ve acilen doktora gidilmesi gerekir ama B12 eksikliğinde de bu semptomplar yaşanabiliyor ve insanı gerçekten korkutuyor. İlerleyen B12 eksiklik durumlarında sinir sisteminde yıpranma gerçekleştiğinden dolayı beyinsel hasarlara kadar giden tehlikeli süreç başlamış oluyor.

Aşırı sinirlilik ve gerginlik durumlarında, tıbbi başka sebepler yoksa B12 eksikliğinizden şüphelenebilirsiniz. Hatta B12 eksikliği olmayan bireylere dahi depresyon tedavisinde B12’nin verildiği durumlar oluyor.
Depresyon durumunda vücuda ağır bir halsizlik çöker ve yataktan kalkmak kadar zor olan bir aktivite yoktur. Kısmen bitkisel hayata dönüşür günleriniz.

Vücudun enerji üretebilmesi için hücrelere oksijen gider ve hücreler bu oksijeni enerji üretmede yakıt olarak kullanır. Kandaki oksijeni taşıyan, kırmızı kan hücrelerinin yapımında kullanılan yine B12 vitaminidir. Eksikliğinde ciğerlerimiz sağlıklı da olsa hücrelerimize yeterince oksijen taşınamadığından vücut enerji üretemeyecek ve halsizlik yaşanacaktır. Depresyon durumlarında yaşanan halsizliği gidermede B12 yine güzel bir ilaç olacaktır.

Hayvansal antidepresan demiştim. Evet bu vitamin bitkilerde yok. Çevrenizde uzun süreli vejetaryen geçmişi olan biri ile sohbet ederseniz onun halsizlik ve sinirlilik davranışlarında zamanla bir artmanın olduğunu size söyleyebilir. Bol et tüketen insanlarda da yine B12 vitamin eksikliği olabiliyor çünkü bazı bünyeler B12’yi çözecek intriksik faktörü üretemiyor. Bu insanların iğne yoluyla B12 takviyesi alması gerekir. B12 takviyesi aldıktan sonra yaşamdan haz alma kapasitenizin arttığı görebilirsiniz. Bu haz almayı örneklendirmek gerekirse, aşırı şekilde B12 eksikliği olan biri B12 iğnesi vurunduktan sonra, güneş altında telefon ekranını göremiyorken ekranın parlaklığını sona vermiş ve telefona öyle bakıyor hissi yaşar ya da su altında çevredeki sesleri duyma kalitesi ile başını sudan çıkardıktan sonra çevredeki sesleri duyma arasındaki farkı yaşar.

Velhasıl kelam, depresyonda olduğunuzu düşünüyorsanız basit bir kan testi yaptırarak vücudunuzun aradığı şeyin B12 olduğunu öğrenme ihtimaliniz yüksek olacaktır. Yaşamdan haz alabilmek ve enerjik olabilmek için günde bir yada haftada bir, doktorunuz artık ne söylediyse, b12 iğnesi vurunmaya değer.